2020’ Yİ UĞURLARKEN
Her yıl olduğu gibi benim için artık geleneksel hale gelen geçmiş yıl değerlendirmemi bu yıl sizlerle paylaşmak istedim. Eğer yanlış hatırlamıyorsam yaklaşık 33 yıldır aksatmamaya çalışarak Aralık ayının son gecelerinde bitmekte olan sene ile ilgili düşüncelere dalar, olanları hatırlamaya çabalar, kişisel olarak çıkarmam gereken dersleri sıralar, unuttuklarım ya da yapamadıklarım için hayıflanır, yapabildiklerim için gururlanır, gelecek sene için yeni planlar yapmaya başlarım. Bundan 30 sene önceki yazılarımda şu kadar kitap okunacak, şu kadar şiir ezberlenecek, şu kadar yer ziyaret edilecek vs.vs. diye sıralamalar yaparken ilerleyen senelerde bu talep ve beklentiler yerine yenilerini bırakmış. Her yazımın sonunu da kendim, ailem ve bütün bir insanlık için diyerek bitirmişim.
Her yılbaşında istediğim yerde olamadım ben. Dolayısıyla yerimi bu konuda yadırgamadım, yadırgamıyorum. Fakat geçen sene, yani geride bıraktığımız 2020 senesini karşılarken de ve şimdi uğurlarken de hem yerimi hem de düşünce dünyamı sadece yadırgamakla kalmıyor, neredeyse hafızamdan silmek istiyorum. Özlenen günlere hep bir adım yaklaştırdığını düşündüğüm yarınlar ve yıllar içerisinde beni en çok korkutan ve acaba dedirten başka bir yıl hatırlamıyorum.
Her raundunda dayak yemeye devam eden boksörmüşüm gibi geçti zaman. Ne yenildim, ne yendim bir türlü bitmedi/ bitmiyor maç. Yaşadılarımı ya da 2020 yılında karşılaştıklarımızı sıralayacak değilim tek tek. Her okur kendi muhasebesini yaşadıklarıyla ve karşılaştıklarıyla yorumlayacaktır. Ama şu pandemi süreci bile yaşlı dünyamıza 2020 yılında tesadüf etti ve ne hale getirdi. Dünyanın ekseni kayıyor, ekonomiler alt üst oluyor, bütün bir insanlık evlere kapanıyoruz. Olan oldu, geçen geçti-gidiyor, derin ve unutulmaz izler bırakarak.
2021’e fokuslanırken hepimizin içinden yeni yeni umutlar filizleniyor. Beklentilerimiz ve hayâllerimiz ister istemez tülleniyor. İyi dileklerle gönderdiğimiz mesajlarımızın içine dualarımızı döküyoruz, duyacağımız sevinç haberlerinin muştusu olsun diye gözyaşlarımızla beraber. Yıllardır tuttuğum notlar ve yeni yıl değerlendirmelerini aynı tarz, aynı üslûp ve beklentilerin yerine artık aklıma bile gelmeyen sevinç haberlerinin doldurmasını öyle çok istiyorum ki. Ve hâlâ çocukluğumda olduğu gibi kendim ailem ve bütün bir insanlık için.
Hastalıklardan uzak, herkesin birbirine sadece insan olduğu için saygı gösterdiği ve başkaca hiçbir şey aramadığı, hakkın hukukun içselleştirildiği ve her ülke ya da coğrafyada tastamam uygulandığı, açlıktan veya susuzluktan hiçbir canlının ölmediği, adaletli bir paylaşımın herkesçe kanıksandığı, açgözlülüğün, hırsın, çekememezliğin, ihtirasın ve üzerimize yapışan ne kadar kötü haslet varsa tamamının kullanımlarının tedavülden kaldırıldığı, aldığımız her nefesin huzur, yediğimiz her lokmanın helâl, ettiğimiz her duanın kabul olduğu bir başlangıç yılı olsa keşke 2021.
Tıpkı birkaç gece önce telefonda söyleştiğim ve büyük bir kısmını henüz yeni tanıdığım dostlarımda gördüğüm gibi ölçülü uzaklıkta kurulan yakın beraberliklerin, gözlerde ve sözlerde tesis edilmeye çalışılan insanlığın yeni senfonisinin uyumunda yakalandığı gibi bir ahengin yeryüzüne hakim olmasını ne çok isterdim.
İnsan olmak başlı başına bir mucize, mükafat ve iltifat iken; göz göre göre, bilerek hatta isteyerek bu mucizeyi reddetmek, iltifatı geri çevirmek, yaşamın hakkını veremeyerek kelimenin tam anlamıyla insanlıktan çıkmak yerine, hepimizin şapkasını önüne koyup; ‘Neden böyle oldu?’, ve ‘Düzelmesi için bana düşen ne?’, diye sorgulamasının vakti gelmedi mi hala?
Yıllar 2020, 2021, 2022 diyerek geçiyor geçecek. Her canlının bir ömrü var ve bir gün mutlaka bitecek. Hadi gene 2020’den yırttık, bakalım 2021'de ne bekliyor bizi diyerek yaşamla köşe kapmaca oynamak bir şey kazandırmıyor ölümle karşılaşmaktan kurtulamadığımız için. Yaşamın da ölümün de hakkını vermek gerek insanca. Yaşamı incitmezsek ölüm bizi incitmeyecektir. 2020’de ve 2020’ye kadar çok incittik yaşamı. Ölüm bizi hiç de hoş karşılamadı. 2021’in bize bu dengeyi kurmak için fırsat vermesini diliyor anlamlı günler ile yeni yılınızı tebrik ediyorum.
31.12.2020
Hamza Çolak
colakkhamza@gmail.com
Comments