Çok Değerli Okuyucularımız, 

 

Yeni bir sayfa düzeni ve yeni bir konu ile yine karşınızdayız. Bu ayki yazı dizimizin konusu: KADIN. Bu konunun, dünyanın dört bir tarafında kadınların uğradıkları haksızlıkların daha gür bir sesle dile getirildiği Mart ayına denk gelmesi, tamamen bir tevafuk eseri.

 

Kadın dendiği zaman üzerinde konuşulacak, yazılacak, söylenecek ve değişmesi gereken o kadar çok şey var ki; cinsel ayrımcılık, evlilik, gelir eşitsizliği, şiddet, taciz, tecavüz, istismar, ikinci sınıf insan muamelesi görme ve daha niceleri… Hangi konuya ne şekilde değiniriz ve akabinde diğer konulara da nasıl dikkat çekebiliriz diye çok düşündük. Sonuç olarak da, Ana Yazımızın teması olarak "Kadının Ötekileştirilmesi" konusunda karar kıldık.

 

Ana Yazı’da sizinle tarihî bir yolculuğa çıkacağız. İslamiyet'in ilk yıllarından bu yana kadının, "her insan gibi" yaratılıştan bahşedilen temel hak ve özgürlüklerinin zamanla uğradığı erozyonu ve gasp edilişini resimlemeyi hedefledik.

 

Kitaplığımız köşesinde sizleri, Rebecca Solnit'in “Bana Bilgiçlik Taslayan Adamlar” kitabı ile tanıştırmak istiyoruz. Kadınların karşısında her daim bir şeyler söyleme ve yerli yersiz yorum yapma hakkını kendinde bulan erkekler için "mansplaining (erkek söylemi)" kelimesi ile ün kazanan Solnit, kadınların toplum içinde hangi konumlarda görüldüğüne de ayrıntılı bir şekilde mercek tutuyor. Film Önerisi köşesinde ise sizlere “The Suffragette” filmini yorumlayacağız. Filmde, kadın hakları adına verilen mücadelelere tanıklık edeceksiniz.

 

İnsan Portreleri’nin bu ayki misafiri Nobel Ödüllü barış aktivisti Leymah Gbowee. Daha 34 yaşında iken Liberya’da 14 yıl boyunca devam eden iç savaşın bitmesinde çok önemli rol oynayan ve bu sebepten dolayı 2011 yılında Nobel Barış Ödülünü almış güçlü bir aktivist kendisi. Kendisi şu anda Columbia Üniversitesi’nde Kadın, Barış ve Güvenlik Programının direktörlüğünü yapmakta.

 

Problem-Analiz’de ise yaşanmış örnekler kullanarak “kadının Hizmet Hareketi (HH) içindeki konumunu” analiz ederek topluma ayna tutmayı hedefliyoruz.

 

Yenilenmiş sitemize "Sizden Yansıyanlar" isimli yeni bir köşe ekledik. Yayınlarımız hakkındaki yorumlarınızı, eleştirilerinizi ve fikirlerinizi veya yazdığımız konularla ilişkili paylaşmak istediğiniz anılarınızı ve yaşanmışlıklarınızı insanliginsenfonisi@gmail.com adresine e-posta olarak gönderebilirsiniz. Uygun olan e-postalar editörün onayından geçtikten sonra sitemizde yayınlanacaktır. 

 

Bu sayıdaki bazı yazı ve örneklerin cinsiyetçi insanları rahatsız edebileceğinin farkındayız. Kalıplaşmış fikirleri kırıp yerine yeni fikirlere yer vermek birçok kişi için kolay değil. Ama değişim bizim elimizde. Değişime açık olan insanlar sınırlarını zorlar ve bu vesileyle de yeni potansiyellerini keşfeder. Toplumumuzda atalarımızdan bize miras kalmış ama aslında inançlarımızın ve kültürümüzün özüne ters düşen bir hayli âdet ve geleneğimiz var. İnsanın yaratılışına ters düşen bu gelenekleri gelecek nesillere miras bırakmamak için de, öncelikle bizim kendi öz benliğimizi keşfetmeye ihtiyacımız var. 

 

İyi okumalar diliyoruz. 

 

Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun. 

 

İnsanlığın Senfonisi