ÖNYARGI
6 NİSAN 2020
Çok Değerli Okuyucularımız,
Mart ayında ele aldığımız KADIN konusuna göstermiş olduğunuz ilgiden dolayı teşekkür ederiz. Yorumlarınızı, eleştirilerinizi ve fikirlerinizi bizimle paylaştığınız için ayrıca teşekkür ediyoruz. KADIN konusunun bazı insanların bam teline dokunacağının en başından beri farkındaydık. Sitemizdeki İLKELERİMİZ köşesinde de dile getirdiğimiz gibi, amacımız yapıcı olmaktır, yıkıcı olmak değil. Ama bazen değişim için rahat koltuklarımızı terk etmemiz ve rahatımızın bozulması gerekiyor ki aktif bir şekilde anlaşmazlıklara çözüm üretmek üzere harekete geçebilelim.
Nisan ayı itibariyle yeni bir konu ile karşınızdayız. Bu ayın konu başlığı: ÖNYARGI (Bias). Önyargıların, sosyal hayattaki ilişkilerimizi ve hayatta aldığımız kararları nasıl ve ne derece etkilediği konusu üzerinde duracağız. Yetiştiğimiz kültür ve o kültür içinde öğrendiğimiz ve içselleştirdiğimiz bilgiler, hayata ve insanlara karşı olan bakış açımızın şekillenmesinde büyük rol oynar. Erken yaşlarda doğru diye özümsediğimiz önyargılı fikirlerden ve davranışlardan kurtulmanın ne kadar zor olduğunu önyargılardan kurtulmak için çaba sarf eden herkes çok iyi bilir. Zor bir süreç ama olanaksız değil. Bunu başarmanın birinci adımı da önyargılarımızın farkına varmak ve bunlarla yüzleşmekten geçer.
Ana Yazı’da; örtülü önyargılarımızın sosyal hayatımızda davranışlarımıza nasıl yansıdığı ve bunlardan kurtulma yöntemleri üzerinde duracağız.
Kitaplığımız köşesinde sosyal psikolog Claude M. Steele’in kaleme aldığı "Bir Islıkla Vivaldi" kitabını merceğimize alacağız. Kitap, bir yandan önyargıların kaynağını sorgularken diğer yandan da ırkçılık ve stereotip yani belirli birey toplulukları veya belli davranış biçimleri hakkında yaygın olarak benimsenen düşünce kalıplarının nelerden kaynaklı olduğuna birçok araştırma ile ışık tutarak bunları çözümlüyor.
Film Önerisi’nde ise vurucu senaryosu ve kurgusu ile tamamen yaşanmış hikayeli bir filme konuk edeceğiz sizleri: "The Freedom Writers (Özgürlük Yazarları)." Irkçılık gibi devasa bir hastalığın öğrenciler üzerinde neden olduğu problemleri bertaraf etmek isteyen idealist bir lise öğretmeninin etkileyici çabalarına şahit olacağınız bir film.
İnsan Portreleri köşesinde sizleri iki öğretmenle tanıştırmak istiyoruz: Erin Gruwell ve Ron Clark. Derslerinde kullandıkları kendilerine has teknikler ile hem kendi öğrencilerine hem de ülkelerindeki eğitim sistemine katkıları yadsınamayacak ölçüde olan bu öğretmenlerle tanışmanın, fikir dünyalarımıza bambaşka ufuklar kazandıracağını umuyoruz.
Problem-Analiz köşesinde ise bilişsel önyargı ve çeşitlerini, bunun iş ve kişisel hayatımızdaki zararlarını gerçek hayattan örnekler kullanarak işleyeceğiz.
Son olarak, web sitemize "SİZDEN YANSIYANLAR" adlı yeni bir köşe ekledik. Bu köşede okurlarımızın, yani sizlerin bize gönderdikleri yazıları yine okurlarımızın müsaadesi ile sizinle paylaşmayı istiyoruz. Bu ay, iki değerli okurumuzun yazısını yayımlayacağız. Gerçek isminin kullanılmasını istemeyen bir kadın okurumuzun "Yeni bir Ben" başlıklı yazısı Beyza K. adı altında yayımlanacak. Diğer okurumuz Hasan Hüseyin Ceylan’ın da "Bir Öğrencinin Hizmete Bakışı" başlıklı yazısında, kendisinin gözlemleri ve fikirleri ile yollarınız kesişecek.
İyi okumalar!
İnsanlığın Senfonisi